../

Yalova İncisi

Trakya İlkeren

Perlette

Kabarcık

Mahrabaşı

Hatun Parmağı

Köhnü

Malatya Kurutmalık







































ÜZÜM - ASMA YETİŞTİRİCİLİĞİ

İKLİM İSTEĞİ

     -Bağcılıkta başarının temel şartı bağ kurulacak yörenin iklim ve toprak faktörleri ile asmanın bu ortamlara uyum sağlamasıdır. Bu nedenle bir yere bağ tesis ederken iklim, toprak, mevki – yön, anaç ve çeşit seçimi gibi unsurları iyi incelemek gerekir. Ayrıca rüzgârlardan korunmuş yerler bağcılık açısından daha elverişlidir.

     -Asma bitkisinin gelişme evresi oldukça uzundur. Günlük ısı ortalaması 10 ˚C’yi bulunca gelişmeye başlar ve sonbaharda ısı ortalaması bu derecenin altına düşünceye kadar gelişmesini sürdürür. Her üzüm çeşidi meyveleri iyi bir şekilde olgunlaştırmak için belirli bir ısı toplamına ihtiyaç gösterir. Bağ kurulacak alanın yıllık aktif sıcaklık toplamının en az 1600 ˚C olması gerekir. Ekonomik anlamda bağcılık yapabilmek için yıllık ortalama sıcaklık 9-21˚C ve sıcak aylar ortalaması 17-20 ˚C olmalıdır. Erken olgunlaşan çeşitlerde tam çiçeklenmeden olgunluğa kadar geçen sürede 1600–2000 ˚C, geç olgunlaşanlarda ise 3000 ˚C ya da daha fazla sıcaklık toplamına ihtiyaç duyulur.

     -Asmanın kökleri derinlere iner. Bu yüzden diğer bitkilere oranla daha az yağış alan yerlerde de yetişebilir. Yıllık yağış miktarı yanında, yağışın dağılımı bağcılık bakımından çok önemlidir.

     -Kış aylarında ve ilkbahar başlangıcında düşen yağmurlar asma için çok yararlıdır. İlkbaharın son döneminde ve yaz başlangıcında devam eden yağışlar özellikle mantari hastalıkların artmasına sebep olduğundan bağcılıkta sorunlar yaratmaktadır.

     -Bağcılıkta iklim faktörleri çok önemlidir. Şayet bağ tesis ettiğimiz bir yerde ilkbahar donları, omçaların sürgün sürme zamanına kadar devam ederse, yeşil aksam, -1, -2 ˚C’nin altındaki ısıdan zarar göreceğinden bitkilerimiz hasara uğrar. Sonbaharda erken gelen donlar da odun kısmının iyi odunlaşmasına engel olarak genç omçaların kurumasına sebep olur.

     -Güneşlenme, hava ve toprak sıcaklığı ile fotosentez üzerindeki etkisi nedeniyle önem taşımaktadır. Asma, tanelerinde yüksek oranda şeker biriktirdiği için, güneşi seven bir bitkidir. Gelişme dönemi boyunca en az 1250–1300 saatlik güneşlenme istemektedir. Ekonomik anlamda bir bağcılık için bu değerin 1500–1600 saatten az olmaması gerekir.

TOPRAK İSTEKLERİ

     -Asma kökleri derine giden bir bitkidir. Bu yüzden yumuşak dokulu topraklardan hoşlanır. Bağlar yazları kurak veya az yağışlı yerlerde en iyi geliştiğinden bağ toprağının derin ve su tutma kapasitesinin yüksek olması istenir. Toprak yapısı köklerin gelişmesine olanak veriyorsa fakir topraklarda bile yetişir. Yerli asmalar, kendi kökleri üzerinde yetiştirildiğinde topraktaki kirece oldukça fazla tolerans gösterirler. Fakat Amerikan asma anacı kullanılması gerekirse toprak seçimine dikkat edilmelidir. Kireçli topraklarda karşılaşılan en önemli sorun, kireç etkisiyle demir, çinko ve manganın yeterli düzeyde alınamaması sonucunda ortaya çıkan klorozdur. Klorozun bu şekli, yarayışlı hâle geçemeyen elemente bağlı olarak farklı şekilde sararmalar hâlinde ortaya çıkan besin noksanlıklarıdır.

SULAMA

     -Yağış rejimi düzensiz ve yetersiz ise bağlarda mutlaka sulama yapılmalıdır. Ülkemizde bağcılık yapılan bölgelerde yağışlar, kış veya ilkbahar aylarında düşmektedir. Bu nedenle topraklarımızda biriken su, haziran ayı ortalarına kadar yeterli olmaktadır. Ancak haziran ayından sonra iklimi çok kurak geçen yerlerde gerekli olan suyu mutlaka sulama ile karşılamak gerekir. Asmanın normal bir büyüme ve gelişme gösterebilmesi için kök derinliğindeki nem oranı sürekli solma noktasına düşmemelidir. Nem kapsamı bu düzeye düştüğü zaman asma devamlı solma gösterir. Köklerin çevresinde su olsa bile tekrar canlanamaz, büyüme ve diğer bitki fonksiyonları devam edemez. Asma stres belirtileri göstermeye başlar. Sürekli solma noktası bitki gelişmesinde kritik bir noktadır. İlkbahar ve yaz dönemi başlangıcında, etkin kök bölgesinde uygun toprak nemi, yeterli besin maddesi olan ve dikkatli uygulanan kültürel koşullar altında gelişen asmada, önce kuvvetli bir sürgün ve yaprak büyümesi görülür. Sonra sürgün büyümesi giderek yavaşlar ve tane irileşmeye başlar. Sürgün büyümesi, olgunlaşma dönemine doğru giderek azalır. Hasattan bir süre önce ve sonra iyice yavaşlar. Hasattan sonra sürgün giderek odunlaşır ve yalnızca sürgün ucu çok az bir büyüme gösterir. Yaprak büyümesi ise tamamen durur. Çeşide bağlı olarak yeşilden sarımsı yeşile, kırmızıya, kırmızıdan yeşile doğru değişir ve sonra dökülürler.

     -Asmanın kök bölgesinde yeterli nem olduğu sürece normal bir şekilde gelişir. Ancak kök derinliğindeki nem, yetersiz duruma düşerse asmada şu belirtiler görülür:

     *Sürgün gelişmesi önce yavaşlar sonra tamamen durur.

     *Sürgünler kısa ve zayıf kalır.

     *Erken odunlaşmaya başlar.

     *Önce sürgün ucu ve genç yapraklar solmaya ve pörsümeye başlar.

     *Yaprak renkleri, canlı yeşil renklerden koyu grimsi renklere dönüşür.

     *Eğer su azalmaya devam ederse genç yapraklar kenarlarından kıvrılmaya başlar.

     *Yaşlı yaprakların kenarları kahverengileşir. Giderek kurur, ölür ve sonuçta dökülür.

     *Yaprak koltuklarında farklılaşan kışlık gözler, verimlilik yönünden farklılaşmaz.

     *Gelişmekte olan taneler tam iriliğine ulaşamaz, renkleri tam gelişmez.

     *Tanelerin kabukları kalın, kuru madde oranı düşük ve asit oranı yüksek olur.

     *Olgunlaşma gecikir ve üründe hem kalite hem de kantite düşük olur.

     *Şaraplık üzümlerde şarabın kalitesi düşük olur.

     *Tane irileşme döneminde yeterli nem bulamamış ise taneler normal iriliğine gelmez.

     *Taneler donuk renkli kalır.

HASAT

     -Sofralık üzümler olgunlaşınca toplanmalıdır. Pek çok meyveden farklı olarak üzümlerde toplandıktan sonra olgunlaşma olmadığından görünüş, renk, lezzet ve yapı bakımından arzu edilen düzeye ulaştıklarında bağ bozumunun yapılması gerekir.

     -Üzümlerin olgunluğuna karar vermede;

     *Üzümün rengi,

     *Toplam çözünebilen katı maddeler,

     *Salkım sapının ve iskeletin rengi,

     *Çekirdek rengi,

     *Tane etinden çekirdeğin ayrılması,

     *Lezzet gibi faktörler etkendir.

     -Sofralık üzümlerin bağ bozumunda üzümleri bir defada kesmek doğru değildir. Şaraplık, kurutmalık ve şıralık üzümler, alınan örneklerde istenilen kuru madde veya öksele durumuna geldiği zaman bağ bozulur. Üzümler, çekici bir renk görünüm ve tüketicinin beğeneceği tadı almalı ve depolama özelliğinde bulunmalıdır. Duyular, testler yanında fiziksel ve kimyasal değerlendirmelerle de olgunluk durumu belirlenebilir. Fiziksel olarak görünüş önemlidir. Olgunlaşma ile renk arasında yakın bir ilişki vardır. Siyah ve kırmızı çeşitlerde bir örnek parlak ve koyu; beyaz çeşitlerde açık ve kehribar sarısı renk olgunluğu gösterir. Olgun tanelerde salkım sapının dip kısmında odunlaşır. Odunlaşma ile salkım sapından su kaybı ve renk değişimi azalır. Tat da önemli bir etmendir. Salkımda hemen her tane olgunlukta olmalıdır. Tat denemeleri birkaç kez aralıklı olarak yinelenmelidir.